31 Ağustos 2010 Salı

Yurt Arayanlar


İstanbulu kazanan öğrenciler için diğer alternatif yurtlar şu şekilde :

BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ:
Daire veya oda seçenekleriyle toplam 2 bin 795 öğrenciye yurt imkanı sağlıyor. Farklı özelliklere göre değişen yurtlarda 8'er kişilik odaların fiyatları aylık 97 liradan başlıyor. Üniversitenin en pahalı yurdu Superdorm. Fiyatlar 7 bin 140-10 bin 220 arasında değişiyor. Ücretler 8 aylık eğitim dönemini kapsıyor.


İSTANBUL TEKNİK ÜNİVERSİTESİ:
Odada kalacak kişi sayısına göre değişen fiyatlar 9 aylık öğretim süresi boyunca aylık 200- 550 TL arasında. Boğaz ve göl manzaralı, tek kişilik suit odaların fiyatı ayda 770 TL.



YEDİTEPE ÜNİVERSİTESİ:
Günde 16 saat kütüphane hizmetleri başta olmak üzere sosyal tesislerdeki restaurant, kapalı ve açık yüzme havuzu, fitness center, squash salonu, sauna ve Türk hamamından faydalanıyor. İki kişilik odalarda yıllık ücret 5 bin TL.


SABANCI ÜNİVERSİTESİ:
Odalar 2 veya 4 kişilik. İçinde banyo, internet bağlantısı, telefon, çalışma masası ve dolap bulunuyor. Engelli odaları var. Fiyatlar 9 aylık 3 bin 600- 6 bin 800 arasında


KOÇ ÜNİVERSİTESİ:
2 bin 233 yatak kapasiteli. Dönemlik 2 bin 800- 10 bin TL arasında değişiyor.



AREL ÜNİVERSİTESİ
Çatalca Tepekent Oda Fiyatı 4.000 TL Yıllık
Arel -Halkla İlişkiler Kadir Bey 0212 860 04 80

AYDIN ÜNİVERSİTESİ
Üniversiteye ait yurt yok Tel:(212) 426 01 81 (pbx)

KÜLTÜR ÜNİVERSİTESİ
Kültür Kız Öğrenci Evi Kapasitesi 70
1 Kişilik Daire 15 000 TL KDV Dahil Yıllık
2 Kişilik Daire 10 500 TL KDV Dahil Yıllık

Kültür Erkek Yurdu Kapasitesi 255
1 Kişilik Oda Kişi Başı : 8 500 TL KDV Dahil (Bitti)
2 Kişilik Oda Kişi Başı : 6.800 TL KDV Dahil
3 Kişilik Oda Kişi Başı : 6.000 TL KDV Dahil
4 Kişilik Oda Kişi Başı : 5.120 TL KDV Dahil

Dışardan Öğrenci alınmıyor
Kapasite : Yeterli miktar
Lokasyon Şirinevler Yerleşkesi

Kültür Yurt Müdür Yardımcısı Ahmet Yılmaz : 0 212 498 47 84


BİLGİ ÜNİVERSİTESİ

Yer: Tophane 600 kapasite

1 kişilik Oda 10 000 TL Yıllık
2 kişilik Oda 9 000 TL Yıllık
3 kişilik Oda 8 300 TL Yıllık
4 kişilik Oda 5 600 TL Yıllık
6 kişilik Oda 3 800 TL Yıllık
8 kişilik Oda 3 000 TL Yıllık
14 Kişilik Oda 1 900 TL Yıllık (Bitti)

Lüks Santral Residence 2 kişilik 18 000 TL yıllık
Görüşülen Kişi : Samet Bey
Yurtlar Sorumlusu Burak Muççalıoğlu 311 60 60
Sözleşme Süresi : 9 aylık

Açıklama : Tophane yurt ve rezidans, ayrıca Santral rezidans seçenekleri bulunuyor.Oda tipi ve kişi sayısına göre değişen fiyatlar 9 aylık süre boyunca 14 kişilik odalar bin 924 liradan yani aylık yaklaşık 214 liradan başlıyor. En yüksek fiyat 23 bin 750 TL ile Tophane rezidansın 3-5. katındaki, tek kişilik deniz manzaralı, banyosu, mutfağı, buzdolabı, fırını, televizyonu, bulaşık makinesi ve interneti ve temizlik hizmeti sunulan odalara ait. Bu odaların aylığı 2 bin 600 TL'yi aşıyor.


KADİR HAS ÜNİVERSİTESİ
Okulun Arkasında Üniversiteye Ait Bir Yurt Bu Yıl Açılıyor , Kapasitesi 70 kişilik
1 kişilik oda ve 2 kişilik oda mevcut
Fiyatları belirsiz
Üniversite yurduna sadece ilk 5 bine giren öğrenciler alınacak. Bu yüzden ücretsiz olacak İlk 5 binden fazla öğrenci gelirse barınmayı üniversite karşılayacak.
Halkla İlişkiler Aslı Hanım (212) 533 57 65


BAHÇEŞEHİR ÜNİVERSİTESİ
Kişi sayısına göre değişen yurtlarda fiyatlar aylık 810- bin 350 TL arasında. Üniversitenin öğrenci evlerinde 1, 2 ve 3 kişilik odalarda çalışma masası, oturma grubu, LCD TV, DVD player, özel eşya kasası ve internet bulunuyor.


BEYKENT ÜNİVERSİTESİ
Yurtlar konukevi şeklinde. Öğrenciler ister 4 ya da 5 kişilik Amerikan mutfaklı salonu bulunan dairelerde isterlerse 1 ve 2 kişilik odalarda kalıyor. Kayıtta 1000 TL deposito veriliyor. Yıllık 7 bin 920- 12 bin 100 TL arasında.


Bilge Kız Öğrenci Yurdu
Lokasyon : Eyüp Silahtarağa
5 Kişilik 350 TL Yemeksiz
450 TL Yemekli

4 kişilik 450 TL Yemeksiz
550 TL Yemekli

3 kişilik 550 TL Yemeksiz
650 TL Yemekli

2 kişilik 650 TL Yemeksiz
750 TL Yemekli

1 kişilik 750 TL Yemeksiz
850 TL Yemekli

Kapasite 86 .Elde 4 ve 5 kişilik odalar var.

Yurt Müdürü : Neslihan Hanım Tel 0212 626 94 94 www.bilgekonuevi.com

Adres : Emniyettepe Mah. Mehtap Cad. No.16 Silahtarağa Bilgi Ünvs. Karşısı
10 aylık sözleşme oluyor . havale elden

Özel Topkapı Yüks. Kız Öğrenci Yurdu
200 Kişilik kapasitesi var

Kahvaltı + Akşam Yemeği : 10 TL Günlük

1 Kişilik 1400TL KDV 1600 TL+ KDV
2 Kişilik 750 - 850 TL+ KDV
3 Kişilik 700 TL+ KDV
4 Kişilik 600 TL + KDV
6 Kişilik 550 TL+ KDV
8 Kişilik 500 TL+ KDV

Selma Yurt Müdür Yardımcısı ,
WWW.topkapikizyurdu.com
Vatan Caddesi Vakıf Gurebanın Arkası, Fındıkzade tranvay durağında in,Çapa Tıpın altında. Çapadan çık sağa dön solda kalıyor. İnci Eczacılık .üzeri. Çapa otoparkının karşısı
Yurt Müdürü Arzu Hanım

Telefon : 0 212 531 17 30 - 0 212 531 00 88
Adres: Arpa Emini Mahallesi Bezmialem Sokak No: 20 Çapa

FATİH ÜNİVERSİTESİ:
Odalar 2 ya da 3 kişilik. Fiyatlar yıllık toplam 4 bin 950 TL.

OKAN ÜNİVERSİTESİ:
4 farklı yurt seçeneği var. Sabiha Gökçen Havaalanı'na yakın yurtlardaki odaların fiyatları kişi sayısına göre, yıllık 3 bin 240 ile 12 bin 960 arasında.

IŞIK ÜNİVERSİTESİ:
2, 3, 4 kişilik odalardan oluşan yurtlarda kişi başı yıllık fiyatlar 2 bin 750- 5 bin 800 TL arasında. Engelli öğrenciler için de özel odalar var.

MALTEPE ÜNİVERSİTESİ:
Marmara Eğitim Köyü Öğrenci evlerinde konaklanabiliyor. Her biri üç kattan oluşan evlerin her katında karşılıklı iki daire, orta bölümde de stüdyo tipi tek bir daire bulunuyor. Fiyatlar kişi sayısına ve odanın mutfaklı olup olmamasına göre 10 ay 6 bin 48 – 13 bin 14 TL arasında.

Kalacak Bir Yere mi İhtiyacınız Var

bütün yıl boyunca sizlere üniversite ve bölüm seçiminiz konusunda bilgilerimizi paylaştık. Şimdi sıra kayıtta ve kalacak yer bulmakta. İstanbulda kalacak temiz, düzgün, modern bir yurt arıyorsanız, Han Öğrenci evlerine de bir bakın derim. Çok Kalite bir yere benziyor. Çift Kişilik Oda Kişi Başı 10 Aylık Fiyatı KDV Dahil 5.940.- TL
Çift Kişilik Oda Kişi Başı 10 Aylık Fiyatı KDV Dahil 7,020.- TL

Lokasyon Yenibosna ,
Web Adresi Han Öğrenci Evleri
Tabldot Firması(Öğle ve Akşam ) Yemekhane
Telefon 0 212 503 58 00
İlgili Kişi Arzu Hanım









































27 Ağustos 2010 Cuma

Mezun Olunca, Kendinizi Bu Listeye Eklemek mi İstiyorsunuz ?



Ülkemizin Helen iş bulma kapısı olarak üniversiteyi görüyor ancak sonuçta gerçeğin böyle olmadığı bir türlü kavranmıyor.Fen Edebiyat yada eğitim fakültelerini kazananlar gidip gitmemeyi bir kez daha düşünsünler

Türkiye'de eğitim fakültelerinden yılda 50 bine yakın mezun çıkarken milli eğitim her yıl ortalama 20 bin yeni öğretmen atıyor. Sendikalara göre 300 bin, MEB'e göre 100 bin öğretmen açığı var. Sendika verilerine göre atama beklerken yaşamına son veren öğretmenlerin sayısı 18'i buldu. İnşaat işçiliği, hamallık yapan öğretmenlerin sayısı artıyor. Son olarak Çorlu'da ücretli öğretmenlik yapan din kültürü öğretmeni Ahmet Fazlı, yazları ücret alamadığı için çalıştığı okulda hamallık yaparken kalbine yenildi. Kanser hastası öğretmen Şafak Bay'ın öncülüğünde kurulan 'Ataması Yapılmayan Öğretmenler Platformu' ise 327 bin kişinin sesini duyuruyor


SEN NİYE ATANAMIYORSUN DİYORLAR
ZUHAL (Mersin): Garsonluk yaptım, dershanede çalıştım. Ben doğulu bir ailenin kızıyım, ister istemez bir baskı yaşıyorsun. Kendini kanıtlayabilmen için ekonomik özgürlüğünün olması gerekiyor. Öğretmen olman veya dört yıllık bir üniversite mezunu olman hiçbir şeyi değiştirmiyor. Paranı kazandığın anda ailendeki bireylerin sana verdiği değer değişiyor. 'Öğretmensin niye yapmıyorsun bu işi?', 'Her defasında 20 bin öğretmen atanıyor, sen niye atanamıyorsun?' İnsanlar zekanı bile sorgulamaya başlıyor. İntihar eden arkadaşlardan bir tanesi bir çay ocağında çalışıyor ve sanırım patronu bardağı kırdığı için fırça atıyor ve o kişi gidip kendini asıyor.
HAYALİ BİLE ARTIK UZAK
DENİZ (Mersin): Ataması yapılmayan, kanser hastası Şafak Bay'ın abisiyim. 8 yıldır atama bekliyorum. Çorap satarak, garsonluk yaparak geçimimi sağladım. Gece bekçiliği, boyacılık yaptım. Önceden öğretmenlikle ilgili hayal kurabiliyordum, artık hayali bile uzak Gidiyorsun dershaneye, 200 TL teklif ediliyor. Bu kadar mı değersiziz? Güvencemiz yok, paramız yok... Kardeşim Şafak'ın mücadelesini bütün Türkiye gördü.
AKLIMDA BÖYLE BİR HAYAT YOKTU
ASlI (Ankara): 3 yıldır ataması yapılmayan bir İngilizce öğretmeniyim. KPSS bizi ölçen bir sınav değil. Orada bir tane bile İngilizce soru sorulmuyor. Branşımla hiç ilgisi yok. Annem temizlik şirketinde taşeron işçi, asgari ücretle çalışıyor. 4 kardeşiz, en büyükleri benim. Şu anda sekreterlik yapıyorum. Üniversiteye girerken aklımda böyle bir hayat yoktu.
KPSS YUVAMI YIKTI
MEFTUN (Çorum): 2000'den beri KPSS'ye giriyorum. KPSS yüzünden eşimden ayrılmak zorunda kaldım. Atamam olmayınca kredi çekip internet kafe açmıştım. 2002 krizi her şeyimi aldı. Evliliğim sadece 7 ay sürdü. 1 puan farkla atamam yapılmadı. İnşaatlarında tesisatçılık öğrendim. 35 yaşıma geldim. Hiçbir şeyim yok. Evlenememişim, baba olamamışım özgüvenim bitti.

Kaynak

Öss Sınav Sonuçları

26 Ağustos 2010 Perşembe

İşte Ünlülerin Mezun Olduğu Okullar


• Teoman - Boğaziçi. Sosyoloji
Fahriye Evcen-Düsseldorf Heinrich-Heine Üniv.Sosyoloji
• Cem Yılmaz - Boğaziçi Turizm ve Otel Yön.
Nil Karaibrahimgil – Boğaziçi .Siyaset Bilimi ve Ulus. İliş.
• Gülse Birsel - Boğaziçi Ekonomi
Şahan Gökbakar - Bilkent Müzik ve Sahne Sanatları
• Tamer Karadağlı - Bilkent Sahne Sanatları ve Güzel Sanat.Tiyatro
Serdar Ortaç - Bilkent Amerikan Dili ve Edebiyatı
• Şebnem Ferah - İstanbul.İngiliz Dili ve Edebiyatı
Tuba Büyüküstün-Mimar Sinan Sahne Dekorları-Kostüm Tasarım
• Okan Bayülgen - Mimar Sinan Devlet Konservatuarı
Engin Günaydın - Mimar Sinan Devlet Konservatuarı
• Beren Saat - Başkent İşletme
Ebru Güzel - Marmara İşletme
• Kenan İmirzalıoğlu - Yıldız Teknik Matematik
Beyazıt Öztürk - Anadolu Üniv. Güzel Sanatlar – Seramik
• Ferhat Göçer - İstanbul Üniv. Tıp
Cansu Dere - İstanbul Arkeoloji
• Candan Erçetin - İstanbul Üniv. Arkeoloji
Funda Arar - İTÜ Devlet Konser. Türk Musikisi
• Ata Demirer – İTÜ Devlet Konser.Türk Müsikısi
Mehmet Ali Erbil - Ankara Devlet Konser.Tiyatro
• Sertap Erener - İstanbul Devlet Konservatuvarı
Mehmet Ali Alabora - İstanbul Üniv.Devlet Konser.
• Hande Ataizi - İstanbul Üniv. Devlet Konser. Tiyatro
Sarp Apak - Dokuz Eylül Güzel Sanatlar Oyunculuk
• Murat Dalkılıç - Beykent Oyunculuk
Uğur Dündar - İstanbul İktisat Fak. Gazetecilik


Kaynak : habertürk

Eğitim İşi Sabır İstiyor


Bugünkü Pazarlama Doktora mülakatında Jüride bulunan değerli Hocamız Prof Dr. İsmail Kaya'nınaşağıdaki yazısı Türk eğitim sisteminin realitesini bizlere gösteriyor. Vakit bulursanız okumanızı dilerim .

Üniversitelerde bir ders dönemi daha kapanıyor. Bir tarafta girmek, öte yanda da kurtulmak için can atanlar… Ayrıca, mezuniyet sevinci veya hayata atılmak korkusuyla, Yüksek Lisans durağına sığınanlar da var.

Üniversitelerimiz ne âlemde? Bilime mi, piyasaya mı çalışıyorlar? ‘Her İl’e bir-iki’ deyip açılan kamu ve özel yeni üniversiteler derde derman oluyor mu? ‘Mezunlar iş bulamıyor, o halde üniversite eğitimi yetersiz’ hükmü doğru mu? Yoksa eğitimde yetersizliğin başka sebepleri mi var? Üniversiteler öğretmekten, öğrenmeye ve bilgi üretmeye zaman mı bulamıyorlar? Yoksa klikleşmeyle meşgul; ideolojilerini ve sıradan çalışmalarını bilim diye satmaya mı uğraşıyorlar? Doçentlik sınavlarında (2009) 100 den fazla etik ihlal dosyası neye işaret ediyor?

Ne yazık ki, üniversiteler giderek dershaneleşiyor, okumuş eleman yetiştiren birer meslek okuluna dönüşüyorlar. Gençlerimiz hayata, iş yapmaya, bir şeyler üretmeye yeterince hazırlanamıyorlar. Pek çoğu, bir meslek ve bir diploma sahibi olmanın, işte ve hayatta başarı için yeterli olacağını sanıyor. Üretken ve kaliteli bir insan olmayı, birlikte üretip, bir arada yaşamayı, üniversitede dahi öğretemiyoruz.

Devlet üniversiteleri öğrencinin kremasını alıyor ve bunları kalabalık içinde köreltiyor. Özel üniversiteler ise kontenjan doldurmak ve bütçe denkleştirmek peşindeler. Ekrandan ekrana gezdirdikleri PR’cı kadrolarla oluşturmaya çalıştıkları algılar gerçeklerle örtüşmüyor.

Devlet ve “vakıf” okulları beklendiği gibi birbirlerine rakip olamadılar. Eğitim karşılıklı olarak sulandırılıyor. Yeni araştırma alanlarıyla değil, yeni meslek kurslarıyla övünüyorlar. Meslek okulları/kurslarıyla üniversiteler/fakülteler arasındaki farklar kapanıyor. Sayıları artsa da, araştırmalar, tezler zayıflıyor. Bilimsel düzey düşüyor.

Bütün bunlara bir de hızla artan akademik kadro ihtiyacı eklenince, acelecilik artıyor, standartlar düşüyor, durum daha da ciddîleşiyor.

Hayat aceleye gelmiyor, eğitim işi sabır istiyor

21 Ağustos 2010 Cumartesi

Bu Bölüme Gidilir : Bilgi Ün.Pazarlama


Pazarlama yakın gelecekte en fazla önem kazanacak konudur. Bu bölüm bugüne kadar işletme bölümleri içinde bir alt dal şeklindeydi.Pazarlama öğrenmek için istmediğiniz halde muhasebe finans dış ticaret insan kaynakları gibi alanlardada bilgiler almak zorundaydınız. Pazarlama ismi ile ancak 2 yıllık yüksek okullar şeklinde bu eğitim veriliyordu.Bu da okudukları okulun 4 yıllık olması konusunda ısrarcı olanları pek tatmin etmiyordu. 2 Yıllık pazarlama bölümleri İstanbul'da Aydın, Bahçeşehir, Beykent, Yeni Yüzyıl gibi üniversitelerin bünyesinde yer alıyordu. Yada İletişim Fakültelerinin Reklamcılık ,Halkla İlişkiler ve Tanıtım ,Görsel İletişim Tasarımı gibi bölümlerin içerisinde kısmen anlatılıyordu. Artık Pazarlama Öğrenmek için Bunların dışında çok iyi bir yolunuz daha var. Bilgi Üniversitesi sayesinde 4 yıllık Pazarlama Bölümü bu yıl açılmak üzere. Bu yıl ek kontenjan kılavuzunda Bölümün adını görürseniz direk yazabilirsiniz. Bilginin reklamcılığı zaten en iyi Reklamcılıktı. Şu an pazarlama ile bu alanda yeni bir bölümü daha açarak büyük bir başarı gösteren Bİlgi Üniversitesi İdarecilerini kutlarım .
Kaynak :

19 Ağustos 2010 Perşembe

DİPLOMA EŞİTTİR “MAAŞ CÜZDANI” MI?


Bir süre önce çoğu kişinin en büyük isteği “iyi bir tahsil yapmak” ve, “iyi bir okuldan iyi bir diploma almak”tı. Bu durum bugün tamamen değişmiş değil. Fakat diplomalar tıp, hukuk, eczacılık gibi alanlar dışında iş garantisi sağlamıyor.

Mezuniyetten sonra ise yakınmalar başlıyor. Devlet bize is vermeyecekti de niye okuttu? Bu yaklaşım yetenek ekonomisinin dinamiklerine göre oldukça geride. Size kazanmak için iki sihirli sözcük söyleyeceğim; bugün bilginin yanında “yaratıcılık ve girişimciliğe” ihtiyaç var.
Kaynak

18 Ağustos 2010 Çarşamba

Üniversite Kontenjanlarının İşsiz Mezundan Haberi Yok


İşsizlik oranı en fazla olanlarda bile kontenjan arttı. Mezunların yüzde 31'i boşta geziyorKaynak

Üniversitelerin 2010 yılı kontenjanları, kontenjan planlaması yaparken Türkiye’deki istihdam koşullarını pek de dikkate almadıklarını ortaya koydu. Üniversiteler mevcut mezunlar arasında işsizlik oranı en fazla
olan alanlarda bile yüksek oranlı kontenjan artışlarına gittiler. MÜHENDİSLİK GÖZDE AMA İŞSİZLİK YÜKSEK

Üniversite yerleştirme puanlarına göre öğrenci alan lisans programlarını kapsayan hesaplamaya göre oransal olarak en yüksek kontenjan artışı sanat eğitimi veren programlarda gerçekleşti. Bu alanda kontenjanlar %59.8 arttı. Oysa TÜİK’in gençlerin istihdamına ilişkin istatistiklerine göre, 15-34 yaş grubunda mezun olduğu okula göre istihdam oranının en düşük olduğu alan sanat. TÜİK’in verilerine göre sanat eğitimi alan mezunların ancak %54’ünün bir işi var ve mezunların %46’sı boşta geziyor.

Sanat alanında eğitim veren üniversite bölümlerindeki yüksek kontenjan artışı, geçen yıl ilk yerleştirmede kontenjanların %10.5’i boş
kalmış olmasına rağmen bu sene de gerçekleşti. Yüksek kontenjan artışının hem yüksek işsizliğe hem de kontenjanların tam olarak dolmamasına rağmen yapılması, çelişkiyi daha katmerli hale getiriyor.

ÇARPIKLIK TEMEL BÖLÜMLER İÇİN DE GEÇERLİ

Sorun sadece sanat dallarıyla sınırlı değil. İşletme ve yönetim gibi toplam kontenjan içinde %21.3 ile en yüksek paya sahip alanda da
aynı çarpıklık bulunuyor. TÜİK’in araştırmasına göre bu alanda genç mezunlar arasındaki istihdam oranı %63. Yani genç mezunların %37’si
boşta. Buna karşın üniversiteler, bu alandaki kontenjanlarını %18.8 oranında artırdılar. Kontenjanlarındaki toplam artışın %22.4’ü bu alandaki artıştan kaynaklandı. Geçen yıl bu alandaki kontenjanların %8.8’i ilk yerleştirmede boş kalmıştı. %44.5 ile en yüksek ikinci kontenjan artışının olduğu Sosyal bilimler ve davranış bilimleri alanında da boşta gezenlerin oranı %31.5’i geçiyor. Mühendislik ve bilgisayar
gibi en gözde alanlarda da durum pek farklı değil.

Mühendislik dallarından mezun olanların %22.4’ü bir işte çalışmıyor durumdayken, bu alandaki kontenjan artışı %22.4 ile ortalamanın üzerinde.

Mezunlarının %35.6’sı boşta gezen bilgisayar alanındaki kontenjan artışı ise %19.5. Geçen yıl mühendislik kontenjanlarının %6.9’u,
bilgisayar bölümlerinin kontenjanlarının ise %26.5’i boş kalmıştı.

İşsizi az olan alanlarda kontenjan artışı düşük

İşsizi yüksek alanlarda kontenjan artışları yüksek tutulurken, işsizlik
oranının en düşük olduğu alanlarda kontenjan artışları ortalamanın çok
altında kaldı. En düşük oranlı kontenjan artışı, istihdam oranının en
yüksek olduğu alanlardan birisi olan veterinerlikte gerçekleşti.

11 Ağustos 2010 Çarşamba

İşsiz Kalacağınız Bir Yola Doğru Adım Atmak Zorunda Değilsiniz


Dünyanın Gündeminde İşsizlik ve İşsiz Kalma Korkusu Var.Bu şu an alacanız kararlar sonucu size de yansıması muhtemel bir problem
ILO'nun gençlerin istihdamı konusundaki raporunda, ''dünyada gençler arasındaki işsizliğin hiç olmadığı kadar üst düzeye ulaştığı ve bu yıl içinde daha da artmasının beklendiği'' belirtildi.
Araştırmayı yapanlardan ekonomist Sarah Elder, bu gençlerin ''tüm girişimleri yaptığını ancak kapıların yüzlerine kapandığını'' belirtti. Gelişmekte olan ülkelerdeki gençlerin, bu durumdan özellikle etkilendiği, iş sahibi olan gençlerde de bu durumun iş saatlerinde azalma ve ücretlerde düşüş şeklinde kendini gösterdiği belirtildi.

Pazartesi gününe dek sınav sonuçları açıklanacak . Eğer bir bölümü kazandıysanız, bu bölüm 4-5 yıl sonra sizin bir iş bulmanızı sağlamalı .Sağlamıyorsa sakın kayıt yaptırmayın . 1 yıl ingilizce öğrenin sonraki yıl yeniden sınava hazırlanın,yada farklı bir yol seçin. Eğer kazanamadıysanız ek kontenjan kılavuzunda artık bölümlerin taban sıralamaları da olacağı için daha rahat ve kolay bir tercih yapabilirsiniz. Kılavuzda sıralamanıza uygun olan ve işe yarar bir bölüm varsa yazın yoksa final gibi iyi bir dershaneye gidin ve 1 yıl daha hazırlanın. Mezun olduktan sonra sizi işsiz bırakacak bir okulu her ne sebeple olursa olsun asla ve asla okumayın.Bu okulun sizi işsiz bırakma olasılığını ise bize sorun. Aslında çözüm 5 yıl sonra iş bulma şansı yüksek olan,kendi işinizi kurabileceğiniz yada sizi yurtdışına çıkaracak mesleklerde. Bunlarıda ben biliyor ve beni davet eden her eğitim kurumunda anlatıyorum.

İNSAN İÇİNE ÇIKAMAZ OLDUK
'24 yaşına geldim, askerliğim hala duruyor. Evlenmek istiyoruz, iş yok güç yok, nasıl evleneceksin! Bazen kendime kızıyorum, niye okudum diye. Çünkü okumayan pek çok arkadaşım hem vatani görevlerini yerine getirdiler, hem de hepsi iş güç sahibi oldu, çoluk çocuğa karıştı. Ya biz?.. Ailelerimiz de çok üzülüyor. Oysa onlar için ne hayallerimiz vardı. Okulumuz bitecekti, atanacaktık, bizi bu günlere getiren anne babamıza güzel günler yaşatacaktık...


Kriz Ülkemizde de üzücü sonuçlar doğuruyor.Örnek
A.D-23 Öğrenci / İzmir
Okumak için bu işi yapıyorum
Üniversite öğrencisiyim. Önümüzdeki yıl mezun olacağım. Üç yıldır bu şekilde para kazanıyorum. Annem ve abilerim part-time bir ofiste çalıştığımı biliyorlar; babam ben lisedeyken vefat etti. Üçü evli olan dört ağabeyim var ancak bana yardım etmeleri mümkün değil, herkes geçim derdinde sonuçta. Gündüz okulda olduğum için bazı geceleri ortalama 2 ya da 3 görüşme yapıyorum. Mühendislik fakültesinde okuyorum ve haftada 600-800 TL arasında kazanıyorum. Okumak için bu işi yapmaya mecburum.

10 Ağustos 2010 Salı

Turgay Bey den Türkiye Tercihleri Hakkında Mükemmel Tespitler


Bir düşünün tercih döneminde biz ne yapıyoruz? Biz tercih döneminde ülkemizin beş yıl sonraki insan kaynakları yönetimini yapıyoruz, öğrencilerin gelecek planlarını yapıyoruz. Peki, nasıl yapıyoruz? Öğrencilerin hepsinin elinde bir kılavuz oradan oraya koşup duruyorlar. Herkes hesap yapıyor. Bölümlerin puanları ve başarı sıraları üzerine tüm logaritmik, türevsel, sinüs kosinüs hesapları yapılıyor. Rehber öğretmenler tam bir matematik profesörü edasında, sorulan soruları tek kelimeyle yanıtlıyorlar, 'giremezsin', 'olmaz' 'yerleşemezsin' veya 'benim hesaplarıma göre yerleşirsin' veya 'kesinlikle yaz'. Bu dönemin lugatıda farklı, örneğin, ÇEKO, İ.Ö, BAŞARI SIRASI vb. garibim velide ne yapsın hızla lugatı öğreniyor. Sonra rehberden rehbere koşuyor. Hocam falanca üniversite nasıl? Hoca hayatı boyunca görmemiş araştırmamış, ama ne desin sonuçta uzman yorum yapması şart, 'orayı yazma, daha önce bir öğrencim gitmişti..' diye anlatır.

Aslında birçok kişinin birçok üniversite ve meslek hakkında bilgisi yoktur. Araştırmamış ve bilmiyordur. Ama sözüm ona uzmandır. Yıllarca 'vakıf üniversitelerine gitmeyin bursunuz kesilir, kalırsınız ortada...' dediler. Öğrencilerin bursu kesilmeyince bunu da söyleyemediler. Bazı üniversitelerin adını beğenmedikleri için kötü dediler. Bazı üniversiteler hakkında efsane ürettiler, 'falanca üniversite ODTÜ'den ayrılma bence yaz' diyebildiler. İşletme ile iktisadı aynı listeye yazdılar. 'hocam ne olurum' sorusuna ise 'işletmeci' dediler. Bazen 'yaz burayı gidenler 2. sınıfta iş sözleşmesi yapıyor' dediler. Hep iddia ediyorum geçen yıl çok yüksek taban puanı olan bir bölümü bu yıl kapatalım ama kılavuza da yazalım. Yine de taban puanı düşmeyecektir. Çünkü ezbere yazıyoruz, ezbere.
Taban puan nedir? Halen taban puanın birileri tarafından belirlendiğini sanan rehberler var. Taban puanın o bölüme yerleşen son öğrencinin puanı olduğunu ve sadece o yıla ait tesadüfen olmuş olduğunu bilmeyen var. Dolayısıyla yazmazsanız o taban puan da olmayacaktır.
Kısacası bu ülkenin geleceği olan gençler ve o geleceğin şekilleneceği üniversiteleri buluşturma yöntemimiz o kadar sağlıksız ki akıllara ziyan. Öğrenciler 'lise boyunca hele bir puanım gelsin ona göre tercih yaparım', veliler 'puanını ziyan etme yavrum', rehber öğretmenler, 'başarı sırana göre burayı yazmalısın' diyorlar. Allah'ınızı severseniz, bu cümlelerin hangisi sağlıklı söyler misiniz? Bu puanlar nedir? Tercih nedir? Tercih istemek değil midir? Benim isteklerim vardır. İsteklerimi yazarım olur tercih. Her öğrenci isteklerini yazsa, bütün üniversiteleri araştırsa, biz daha okuldayken öğrencinin yeteneklerini ve ilgilerini belirleyerek yönlendirsek, şimdi tercih döneminde yaşadığımızı bu arbedeyi yaşar mıyız?
Kaynak Akşam Gazetesi . Turgay Polat

Kaçırdığınız Derslerin Video Kaydı Artık Elinizde


Üniversite öğrencileri bilirler. Bir dersi kaçırdığınızda yada iyi not tutamadığınızda hocanın dertte anlattıklarını bilebilmek ve anlayabilmek için derse giren arkadaşlarımızın birinden o dersin notlarını bulmaya çalışırız. sonuçta sınavda derste anlatmadığı bir konudan soru sorması çok yüksek bir olasılık olmadığı için sınavlara bir hafta kala derse çalışmaya başlayan öğrenciler için tüm derslerde ne anlatıldığı çok kritik bir öneme sahiptir. Çünkü dersten kalıp seneye tekrar o dersi almak kimseye çekici gelmemektedir. Ayrıca öğrenci dersi kaçırdığı için neyin önemli neyin önemsiz olduğunu bilemdiği için tüm konuları detaylı şekilde çalışmak zorunda kalmakta ve sıkıntı çekmekteydi. Artık bu sorunlar geçmişte kalacak. Medipol Üniversitesinde derslerin sayısal kaydının öğrenci paylaşımına açılacağı yeni sistemle, dersi canlı dinleme fırsatını kaçırmış ve tekrar dinlemek isteyen öğrencilere yeniden izleme olanağı tanınacak Kaynak

8 Ağustos 2010 Pazar

Yeni Yüzyıl Üniversitesinden İş Garantisi Taahhütnamesi



Universal Group (Alman Hastaneleri) un kurduğu Yeni Yüzyıl Üniversitesi kurucusu DR.Azmi Ofluoğlu kendi üniversitelerinden mezun olduktan sonra iş bulamama kaygısı çekmelerini önlemek amacıyla, kendi elleriyle iş garantisi taahhütnamesi imzaladı. Medipoldan sonra iş garantisi veren ikinci üniversite Yeni Yüzyul Oldu . Bezmi alem in ise Fizik Tedavi mezunlarına iş garantisi verdiğini biliyoruz.