28 Aralık 2009 Pazartesi

27 Aralık 2009 Pazar

İş Yaşamına Hazırlık Dersini Veren İkinci Türk Üniversitesi : Mimar Sinan Üniv.


Bildiğiniz gibi bu dönemün başında Okan Üniversitesi Öğretim Programına ' İş Yaşamına Hazırlık dersi koymuş ve bunu zorunlu Olarak Her öğrenci için zorunlu ders olarak şart koşmuştu. Bu karar mezun olan öğrenci kalitesinin yüksek olması ve üniversitenin gelecektete var olabilmesi için gerekli.Özel okul puanları ile devlet okulları arasındaki puan farklının 2 katına kadar çıktığını düşünürseniz , giren öğrencinin gelecekle ilgili çok netleşmiş bir amacının olmayabilceği konusunda sizin de kafanızda bazı soru işaretleri oluşabilir.Ayrıca bu durum , eğitim sürecinde öğrencinin akademik performansı konusunda da hem üniversite hemde öğrencilerin önünüze bir engel olarak çıkabilir.

Yani insanlara kendi geleceklerinin sorumluluğunu alma konusunda bir amaç vermeyi başaramazsanız bu işi yürütmeniz çok zor diyebiliriz. Eğer mezun ettiğiniz öğrenciyi işe alan firma bu kişinin çok kötü olduğunu düşünür ve çok kötü bir performans srgilediğine görürse bu üniversitenin marka olma olasılığı çok düşüktür. Bugün marka üniversite olarak konuştuğumuz Boğaziçi , Odtü , İtü gibi üniversitelerin bu noktaya gelmesinde mezun ettiği öğrencilerin piyasadaki paşarılarının çok ciddi bir rolu vardır. Piyasada ve iş yaşamında tutunamayan kişilerin mezun olduğu üniversite yeterince talep görmez ve kapanabilir.

Mimar Sinan gibi marka olmuş bir üniversitenin bu konudaki duyarlılığı ise gerçekten hem büyük bir vizyon sahibi olduğunun hemde samimi , duyarlı , gerçekçi ,ciddi ve sorumluluk sahibi idarecilere sahip olduğunun adeta ispatı gibi. Mimar Sinan Üniversitesinde çalışma hayatına hazırlık adıyla verilen dersi önce sadece endüstri ürünleri tasarımı bölümüne açmışlar; ancak derslere her hafta, kimisi üniversitenin farklı bölümlerinden kimisi başka üniversitelerden gelen, izleyici öğrenciler de katılıyor.

Dersi İş Kavramları Danışmanlık Hizmetleri’nin kurucusu Hasan Tahsin Güngör vermekte.
Öğrencilerin en çok iş hayatına adapte olabilme ve kişilerarası ilişkileri yürütebilme gibi konuları merak ettiklerini, bunun yanı sıra kendini işini kurmak isteyen öğrencileri olduğunu söyleyen Güngör, "Üniversitelerde mesleki bilginin kazandırılmasının yanı sıra, gerçek hayata dokunan, gençlerin zihinlerinde iş yaşamının canlanmasını sağlayacak derslerin etkili olduğunu düşünüyorum. Özellikle son sınıftaki gençlerimizin bu bilgi ve becerilerle beslenmesi, teknik uzmanlıkları ile bütünlük sağlayacak ve kendilerine avantaj kazandıracaktır" diyor

Kaynak :

İstanbul Üniversitesindeki İlk Seminerimizi Tamamladık


2.Bu çarşamba (23 Aralık)İstanbul Üniversitesi Beyazıt kampüste İşletme ve Çeko Kulubü üyelerine ,'Girişimcilik ve İşe Girme Yolları ' konulu bir seminerimiz oldu .İstanbul Üniversitesindeki bu seminerimizin organizasyonunu sağlayan Çeko ve İşletme kulubü üyeleri ve özellikle hazırlık sınıfından seminerimize katılan arkadaşlarımıza çok teşekkür ediyorum .Bu yılki seminerlerimiz içinde belki de en aktif , ilgili , katılımcı , bilinçli öğrenci grubu ile karşılaşmak bizleri çok mutlu etti.

22 Aralık 2009 Salı

birFİKRİNmiVAR” Girişimcilik Yarışması Başladı



TOBB ana sponsorluğunda, LabX ve Özyeğin Üniversitesi’nin önderliğinde, WMG-Warwick University, GYİD, Microsoft ve UK Trade and Investment’ın desteğiyle gerçekleşecek yarışmada kazananlara, toplam 1 milyon lira değerinde ödüller verilecek

Hisarcıklıoğlu, “birFİKRİNmiVAR?” yarışmasında verilecek ödüllere değinerek, “Acaba ben de mi girsem diye. 1 milyon lira az para değil. Aslında girişimci için paraya da ihtiyaç yok. Türkiye’de mühtiş bir müteşebbislik var.”
Fiba Holding Yönetim Kurulu ve Özyeğin Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Hüsnü Özyeğin, kendi yaşamından örnekler verdiği konuşmasında, genç yaşta girişimci olmak gerektiğine dikkat çekti. TOBB Genç Girişimciler Kurulu Başkanı Ali Sabancı ise 2010’da 5 proje üzerinde çalışacaklarını, bunlardan birinin “birFİKRİNmiVAR?” yarışması olduğunu ifade etti. Sabancı, girişimciliğin erişilebilir bir şey olmasını göstermek gerektiğini belirtti.
Kaynak

20 Aralık 2009 Pazar

MALTEPE Üniversitesi



1.Bu perşembe Maltepe Üniversitesi'nde olacağız .Maltepe Üniversitesindeki tüm arkadaşlarımızı neden kendi işlerini kuracaklarını dinlemeleri için etkinliğimize davet ediyorum

15 Aralık 2009 Salı

Geleceğiniz, Dinlediklerinizle Daha Farklı Şekillenebilir

Yarınki kapsamlı kariyer planlama seminerimizden önce arkadaşlarımızın aşağıdaki yazıları okuması semineri daha dikkatli dinlemelerini sağlayacaktır

Yıllardır gençlerle ilgili programlar yapan , yazılar yazan Abbas Güçlünün son bir yıldır yazdığı yazıları derledim. Üniversite öğrencilerinin geleceği ile ilgili olanları buldum ve sizlerle paylaşıyorum .ABbas Güçlüye teşekürler
Üniversite ve Sonrası
Ama asıl önemli olan ondan sonrası. İşsizlik oranları arttıkça, işsiz üniversite mezunlarının sayısı da artıyor.
YÖK’ün geçen yıl hiç plan program yapmadan kontenjanları artırması, öğrencilerin de boş buldukları her fakülteye akın etmesi, önümüzdeki yıllarda daha kara tabloların önümüze çıkmasına neden olabilir.
Şu andaki istatistiklere göre, işsizlik oranının en yüksek olduğu kesim üniversite mezunları.
Yani ÖSS’yi kazanmak ve üniversiteyi bitirmek için harcanan onca emek ve paranın karşılığı yüksek yaşam standartı değil, işsizlik. Önümüzdeki 8-10 yıllık süreçte bu tablonun değişmesi de mümkün gözükmüyor.
Pek çok alanda on binlerce istihdam fazlası yetişmiş insan gücümüz var. Bu alanlara 20 yıl hiç öğrenci alınmasa yine de ihtiyacı karşılayacak kadar mezun bulmak mümkün. Ama üniversite önündeki yığılma ve popülizm nedeniyle kontenjanlar azaltılacağına daha da artırılıyor


Üniversiteye girmek, öğrenim görmek ve mezun olduktan sonra iş bulmak, zorun da ötesinde imkânsız hale geldi. Kiminle konuşsanız, bir dokunun bin ah işitin. Sadece gençler mi? Anne, babalar ve diğer aile büyükleri de onlardan farklı değil. Çocuklar gözümüzün önünde eriyip gidiyor, bir şey yapamıyoruz diye kahroluyorlar.
Ama öte yandan, onların bulunduğu noktaya gelmek için gecesini gündüzüne katan, varını yokunu bu işe yatıran milyonlar var.
Üniversiteyi kazanmak için lise 2’den itibaren kampa giren, dershaneye giden, özel ders alan, sosyal hayattan, spordan, hemen her şeyden kopan gençleri, maalesef işsizlik bekliyor. Ama ona rağmen, umutlarını yitirmemeye çalışıyorlar. Çünkü o da yok olursa, içine düşecekleri durumu hiç konuşmak bile istemiyorum.
İşsizlik oranı her geçen gün artıyor. Kronik işsizlerin en başında da gençler ve üniversite mezunları geliyor.


On yıl sonra üniversiteler boş kalacak!
Üniversite mezunu işsiz sayısının her yıl katlanarak artması nedeniyle, hemen her alanda istihdam fazlası gençlerin sayısı 50 binlere ulaşabilir. Bu da pek çok alanda kontenjanların boş kalmasına neden olabilir.
Üniversite ve dershaneleri işsizlik oranını düşüren “oyalama merkezleri” olarak gören siyasilerin bu tutumlarını değiştirmeleri mantık ölçüleri çerçevesinde olası değil.
- Meslek yüksekokulları ve benzeri mesleki eğitim veren sertifika programlarının giderek önem kazanması fakültelere olan talebi daha da azaltacak.
- Devlet üniversiteleri gibi vakıf üniversiteleri sayısında da patlama yaşanacak. Dolayısıyla üniversiteye giriş çok kolay hale geleceğinden, üniversite eğitimi sürekli olarak ileriki yıllara ertelenecek.
- Üniversite diploması askerlikte avantaj sağlıyor olmaktan çıkacağı için en azından bu amaçla yükseköğrenime yönelenlerin sayısını azaltacak.
- ABD’de yapılan araştırmalar yüksek lisans yapanların daha erken hayata atılan üniversite mezunlarına göre hem ekonomik hem de statü açısından geride kalmaları yüzünden ilginin azaldığını ortaya koyuyor. Aynı durum Türkiye’de daha erken işe yönelmeleri yani üniversite öncesinde hayata atılmayı beraberinde getirebilir.

Ama ortada bir gerçek var, ÖSS başvuruları bu yıl 200 bin azaldı ve “İlle de üniversite” diyen gençlerin sayısı her yıl düşüyor.
Aynı durum birçok AB ülkesinde yaşandı. En az 30 yıldır hiçbir yeni üniversite açılmamasına rağmen kontenjanlarını dolduramıyorlar. ABD’de de durum farklı değil.


Gençlik Üniversiteye Küstü
Üniversitelerle ilgili beklentiler dünden bugüne çok değişti. Gençler artık, diploma değil, iş istiyor.
Üniversiteye girmek için 3, bitirmek için de ortalama 5 yıl harcayan gençler, sonuçta işsiz kalınca çareyi bir an önce hayata atılmakta buldular.
Gençlerin, üniversite öğreniminden çok, iş garantili mesleklere yönelmesi, Ankara ve İstanbul gibi köklü üniversitelerde bile kontenjan açıklarına neden oldu.
İşsizlik kâbusu, gençlerin mesleklere olan ilgisini de büyük ölçüde değiştirdi. Son yıllarda yıldızı sönen tıp ve “Hiçbir şey olamıyorsan bari öğretmen ol” noktasına gelen kutsal meslek, yeniden en popüler meslekler haline geldi.


İşsizliğin Geldiği Son Nokta
Niye okusunlar ki!
TÜBİTAK Başkanı, Türkiye’de araştırmacı sayısı artıyor diye sevine dursun. Gençlerin niye yüksek lisansa ve doktoraya yöneldikleri ortada. Sadece yukarıdaki gencimiz değil, binlercesi aynı gerekçelerle, araştırmacı(!) oluyor. Nerede, neyi araştıracaklarsa?..
Üniversite mezunlarına badigartlık, danışma memurluğu ve şimdi de sekreterlik önerildiği bir ortamda, üniversite mezunu olmanın bir anlamı olabilir mi?Ama gençleri, mühendislik eğitim alıp sekreterliğe, reklamcılık ve halkla ilişkiler eğitimi alıp danışma memurluğuna zorunlu hale getirirseniz, onlardan bir verim bekleyemezsiniz...
İşsiz üniversite mezunlarının sayısı yüz binlerle ifade edilirken, onlara yeni iş ortamları değil de yeni üniversiteler ve yeni kontenjan artışları sağlayarak moral veremezsiniz. Ancak ve ancak daha fazla üzersiniz o kadar!
Özetin özeti: Ülkemizin en değerli hazineleri heba oluyor. Hem de göz göre göre!..

10 Aralık 2009 Perşembe

Kültür Üniversitesindeki Seminerimiz Tamamlandı




Tüm Kültür Üniversitesi Öğrencilerini kendi gelecekleri için 2 saat ayırmaya ve incirli yerleşkesindeki kariyer planlama seminerimize katılmaya davet ediyorum

6 Aralık 2009 Pazar

MCT 10.Pazarlama Zirvesi(Harbiye Lütfi Kırdar Kongre Sarayında)




Ülkemizdeki en iyi pazarlama zirvesi 10-11 aralıkta başlıyor. Management Centre Turkiye Firmasının düzenlediği daha önceki pazarlama zirvelerine katıldım ,çok keyifli ve faydalı oldu . Sizlerinde katılmasını tavsiye ederim. Bu zirvede ünlü şirketlerinin pek çoğu pazarlama müdürlerini ve pazarlama alanında çalışan 100lerce insanla biraraya gelebilir , kendi kişisel networkunuzu geliştirebilirsiniz. Etkinliği Düzenleyen Firma MCT ve Fiyatlar aşağıda :


Konferansın 2 ana teması olan Deneyimsel Pazarlama ve Kulaktan Kulağa Pazarlama . Biz gelecek ile ilgili öngörülerimiz doğrultusunda bu iki konuyu 2005 ten beri araştırmakta ve eğitim için örnekler bulmaya çalışmaktayız. Bu pazarlama zirvesinde de görüldü ki pazarlamanın geleceğinin hangi alanlarda olduğu konusundaki tespitlerimiz ve çalışmalarımız % 100 isabetli. Bu iki pazarlama yöntemini 500 farklı uygulama örneği ile destekli olarak isteyenlere anlatmaktayım .Eğer pazarlama alanında bir kariyer planlıyorsanız ,sizler için yapabileceğim yardım bu olacak.

Not: Yarın Doğuş Üniversitesinde 'Hangi Departmanı Seçeceğiz' İsimli bir seminerimiz olacak 14: 00 da .Bu seminer sonunda eminim arkadaşlar neden pazarlama-satış alanında bir kariyer hedeflemeleri gerektiği hakkında pek çok şey öğrenecekler.Hepinizi Beklerim . Bu Doğuş Üniv deki son seminerimiz

2 Aralık 2009 Çarşamba

İtü Liderler Zirvesi



Gelecek hafta itüde çok güzel bir kariyer etkinliği var. İtü Mezunlar Derneği organize ediyor. Hepinizin Katılmasını Dilerim
İtü Liderler Zirvesi

Özellikle aşağıdaki şirket patronlarını dinlenmek gerekli:
Pazartesi 13:30 İnş.Fk. : Enka Holding
Salı 13:30 İşl. Fk : Ata Holding
Çarşamba 13:30 Mak.Fk. : Gama
Çarşamba 17:30 Mak.Fk. : Vestel Ar-ge
Perşembe 13:30 Maslak : Index
Perşembe 17:30 Maslak : Eczacıbaşı

Sektör Günleri































Günümüzde üniversite öğrencilerin vermesi gereken kararlardan biri de kariyerlerine hangi sektörde ve firmada başlayacakları konusundadır. Bu noktada yeni yeni bazı üniversite kuluplerinin çabalarını görmekte ve taktir etmekteyim .

Bende sektörlerin geleceği konulu seminerlerimde sektörlerinin geleceğini etkileyen faktörleri belirliyor ve bunları tek tek anlatıyorum.Bu sektörler şunlar :
1. Finans
2. Perakende
3. Dış Ticaret
4. İlaç
5. Turizm
6. Hızlı Tüketim
7. Enerji
8. Telekom
9. Bilişim
10. İnşaat
11. Konut
12. Otomotiv
. Daha fazla sayıda kulup ve okulun bu etkinlinlere önem vermesi öğrencileri mezuniyet sonrası olabilecek birtakım istenmeyen sonuçlardan koruyacaktır.



İTÜ Endüstri Mühendisliği Kulubü

Marmara Üniv.İşletme Kulubü

Hacettepe Ekonomi Topluluğu

İstanbul Üniv.Müh.Klupleri Platformu

1 Aralık 2009 Salı

Düzce Üniv. Kaynaşlı Myo dayız


Henüz 2 yıllık bir geçmişi olmasına rağmen Kaynaşlı Myo ciddi bir öğrenci potansiyeline ulaşmış durumda .Bu gün girşimcilik, mimarlık ,inşaat, konut ve enerji sektörlerini anlattık .Özellikle ülkemeizde alanında tek olan Yapı Ressamlığı bölümünü öneriyorum .Dış Ticaret ve Lojistik Bölümlerini de düşünebilirsiniz.

Kaynak : Düzce Damla Gazetesi

Doğuş Üniversitesi İş Buma Yolları Seminerimizi Tamamladık



Doğuş Üniversitesinden Endüstri Mühendisliği ve İnsan Kaynakları bölümü öğrencilerinin ağırlıklı olarak katıldığı seminerimizi tamamladık. İş bulma konusunda pek çok detaylı bilgiyi arkadaşlarıza aktardık . Başarılı olmalarını diliyorum